Doğrudan temasa kapıyı araladı
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü, 'Suriye ile doğrudan temas kuruldu mu?' sorusuna, ‘Olağanüstü şartlar gerektiğinde istihbarat birimlerimiz temas kurulabilir' dedi.
Suriye yönetimi ile doğrudan temas kurulmasına bir adım daha yaklaşıldı. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Suriye ile doğrudan temas sorusuna, “Olağanüstü şartlar gerektiğinde, belli sorunları çözmek için ilgili birimlerimiz, yani kastettiğim istihbarat birimimiz, doğrudan ya da dolaylı belli temaslar kurabilir” dedi. Kalın, bugüne kadar doğrudan temas olup olmadığı ile ilgili soruyu da olumsuz yanıt vermedi.
Kalın, gündeme ilişkin soruları yanıtlamak için Beştepe Sarayı'nda gazetecilerin karşısına çıktı. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un, Türkiye'nin güvenlik çıkarlarının Şam yönetimiyle doğrudan diyalog yoluyla korunabileceği yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine Kalın, şu anda Şam yönetimiyle doğrudan resmi bir temasın söz konusu olmadığını belirtti. Astana süreci çerçevesinde üç garantör ülke tarafından, Suriye sahasında yaşanan gelişmeleri koordine etmek, eşgüdüm sağlamak, çatışmasızlık bölgelerini oluşturmak, ateşkesi hayata geçirmek ve diğer siyasi süreçle ilgili konuları takip etmek için kurulan bir mekanizma olduğunu hatırlatan Kalın, zaman zaman verilen mesajların dolaylı olarak Rusya ve İran üzerinden Şam rejimine de iletildiğini kaydetti.
‘İSTİHBARAT DOĞRUDAN TEMAS KURABİLİR'
Kalın, “Şam rejimi ile doğrudan resmi bir temas söz konusu değil fakat olağanüstü şartlar gerektirdiğinde, belli sorunları çözmek için ilgili birimlerimiz, yani kastettiğim istihbarat birimimiz, doğrudan ya da dolaylı belli temaslar kurabilir. Bu, zaten istihbarat birimimizin temel görev tanımları arasındadır. Sahada yaşanan bazı gelişmeleri çözmek, birtakım yanlış anlamaları ya da hareketleri önlemek, yapılabilecek birtakım girişimlerdir. Ankara-Şam arasında kastedildiği manada üst düzey, orta düzey siyasi veya diğer alanlarda bir temas trafiğimiz söz konusu değil” diye konuştu.
MİT ile Suriye istihbaratı arasında bundan önce doğrudan bir temasın olup olmadığı sorusuna da Kalın, olumsuz yanıt vermedi. Kalın, “İstihbarat örgütleri arasında yapılan görüşmelerin amacı da bir şekilde bu şartlarda ortaya çıkan matuf konuları çözmeye yöneliktir. Yani yürütülür, ihtiyaca binaen bu görüşmeler yapılabilir” dedi.
‘PROPAGANDA AMAÇLI'
Suriye'ye bağlı milis güçlerin Afrin'e girme teşebbüsü ile ilgili soru karşısında “Propaganda amacı taşıdığı çok açık” diyen Kalın şunları söyledi: “Esad rejimiyle PYD YPG arasında anlaşma imzalandı mı diye haberler çıktı. Halep civarından gelip Afrin'in güney uçlarına oradan da şehre girmeye çalışan bir grubun 20-30 veya 40-50 araçlık bir konvoyun bir girme teşebbüsünün olduğunu gördük. Bu topçu atışlarımızla hemen püskürtüldü ve milis güçler Halep'e doğru tekrar çekildiler. Burada bir anlaşma söz konusu değil. Böyle bir anlaşma olsa bile Türkiye olarak biz Zeytin Dalı Harekatı ile ilgili planlarımızı uygulamaya devam edeceğiz. Doğu Guta'daki masum sivillerin öldürülmesi hiçbir şekilde kabul edilemez. Bölge yeni bir Kandil yapılmaya çalışılıyor. Böyle bir girişimin ciddi sonuçları olur. Dün gördük topçu ateşiyle bunlar püskürtüldü geldiği yere döndüler. Bugün yarın böyle bir teşebbüste tekrar bulunabilirler mi? Mümkündür. Ama bununla ilgili tedbirler alınmıştır. Orada PYD/YPG terör örgütüne destek mahiyetinde atılacak her adım doğrudan bunların terör örgütleriyle aynı safta yer alması ve bizim için de meşru hedef haline gelmesi demektir.”
TÜRKİYE-ABD İLİŞKİLERİ
ABD ile ilişkilere de değinen Kalın, ABD'den beklentilerinin çok net olduğunu, YPG'ye verilen desteği çekmesi ve Münbiç'ten terör örgütünün çıkarılması gerektiğini söyledi. “FETÖ meselesinde de somut adımlar bekliyoruz” diyen Kalın, “Bizim bütün talebimiz, hakkında tutuklama kararı, davalar bulunan, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan ama şu anda Amerika'da bulunan kişilerin Türkiye Cumhuriyeti'ne iade edilmeleri ve yargının önüne çıkmalarıdır. Beklentimiz, Trump yönetiminin bu terör örgütüyle ilgili somut adımlar atmasıdır” ifadelerini kullandı.
PKK'YA KARŞI İSTİHBARAT DESTEĞİ
PKK terör örgütüne karşı mücadelede ABD'nin sağlayacağı istihbarat desteğinin önemine işaret eden Kalın, bu konuda da somut adımlar atılmasını beklediklerini bildirdi. Bunların gerçekleşmesi durumunda iki ülke arasındaki ilişkilerin hızlı bir şekilde normalleşme sürecine gireceğini belirten Kalın, aynı zamanda Türkiye'nin güvenlik kaygılarının giderilmesi suretiyle bölgenin de istikrara kavuşması yönünde önemli bir adımın atılmış olacağını aktardı.